Dua kapısı

Duanın sadece sihir,büyü,şeytan,cinler gibi habis ruhlarla gelen psikolojik rahatsızlıklara değil,aynı zamanda maddi hastalıklara da iyi geldiği ve şifa olduğu tartışılmazdır.Dua kapısı;İşte bu kapıyı açmasını bilip o kapıdan içeri girip istek ve ihtiyaçlarını arz edenler,bilinen ve bilinmeyen,görülen ve görünmeyen bütün hazineleri,güç ve kuvvetin,şifa  ve dermanın sahibi ve kaynağı olan Allah’ın yardımı ile istek ve ihtiyaçlarına kavuşup dertlerine deva buluyorlar.Öyleyse,bu kapıdan içeri girip istek ve ihtiyaçlarımızı  o’na arz etmeliyiz;çarelerini istemeliyiz…. Ama nasıl?Mutlaka her ilaç her derde deva olmaz.Bunun gibi her dua da her dileneni sağlamaz.Dua ederken rakamlar ve tekrarlara,hangi duanın  hangi derde deva olduğunu bilmek gerekir.Hedefe usulüne göre gidilmez ise sonuca yada amaca ulaşılamıyacağı gibi veya çok geç ulaşıldığı gibi,her dua da her istenilene ulaştırmaz.O zaman uygun duayı bulmak ve yapmak gerekiyor.Bir insanın yanına giderken bile nelerden hoşlanırsa ona uygun hediyelerle gidildiğinde  daha hoş bir karşıla ile karşılanırız  değil mi?Huzur-u ilahiye giderken derdimizi anlatıp derman isterken de uygun hediyeyi yada uygun müracaat usulünü bulmalı ve bilmeliyiz.Bu konuda  ilk müracaat kaynağı  hiç şüphesiz Hz.Muhammed(s.a.v) ve Kuran-ı Kerimdir.İşte bu sitedeki dualar da özellikle Dr.Arif Arslan,Nihat Hatipoğlu,Arif Pamuk gibi bu konuda oldukça titiz davranarak ve sağlam kaynaklardan yararlanarak  birçok eser  hazırlamışlardır.Kaynak:Dr.Arif Arslan