“Adem (a.s) Rabbinden bir çok emirler aldı ve onları yerine getirdi.Bunun üzerine Rabbi de onun tevbesini kabul etti.(Bakara :37)” Sözleri ile,O’na tevbenin sözlerini ve tevbenin yollarını göstermiştir.Bundan daha büyük sevgi ve merhamet olabilir mi? Rahman ve Rahim olan Allah,kuluna doğru,merhamet ve şefkat dolu ellerini açmış,onların tevbe etmesini bekliyor.Oysa Allah’ın onların tevbesine hiç ihtiyacı yoktur.Dünyada da,ahirette de kurtuluşun kapısı; tevbe edip,iman etmek salih amel işlmektir.Hasan (r.a),kendisine kıtlıktan yakınan bir adama şöyle dedi:“Allah’a istiğfar et.”dedi.Başka biri de fakirlikten yakınınca ona da:“Allah’a istiğfar et.” dedi.Başka birisi de zürriyetszlikten şikayet ett..Ona da:“Allah’a istiğfarda bulun.”dedi.Toprağın verimsizliğinden şikayet eden kimseye de:“Allah’a istiğfarda bulun.” tavsiyesinde bulundu.Burada dikkat edildiyse,şikayette bulunan herkese ,aynı tavsiyede bulundu.Bunun üzerine kendsine:“Bir çok kimseler gelerek,ayrı ayrı şikayette bulundular.Sen ise hepsine tek bir tavsiyede bulundun.Bu nasıl olur.” O,cevaben Nuh suresindeki şu ayeti okudu.“Artık dedim,Rabbinizden mağfiret dileyin.Çünkü O çok bağışlayandır.Allah’tan mağfiret dileyin ki üzerinize gökten bol yağmur salıversin.Üstelik size çok mallar ve çocuklarla yardım etsin.Sizebağlar,bostanlar ,ırmaklar versin.”İşte bu yüzden hem dünya hemde ahiret isteklerinizin yerine gelmesini istiyorsanız, tevbe-istiğfar isteklerin olmasına bir vasıtadır.Bu yüzden her duadan önce yada aklınıza geldikçe “İstiğfar” okuyun…“Estağfirullah el azim ve etübü ileyh.”.Bir çok istiğfar yolları vardır .Bu en kısalarından biridir.Allah’ım! Bizleri bütün günahlardan tevbe etmeye muvaffak eyle.Sana gelmeden üzerimizde affedilmemiş günah bırakma..İsteklerimizin olmasına engel olna ne kadar günahımız varsa affeyle Amin..