Daha önce de namaz kılan, dinin gereklerini yerine getirmeye çalışan, dertte, iyilikte Allah’a sığınan fakat günahları da olan bir insanım haliyle. İçim her karardığında, her günahımda, her mutsuzluğumda, her öfkelendiğimde hep bir tarafım acıdı ve güzelliği hep Allah’a sığınmakta buldum. O’nun rızası olmadan yaşamak istemedim, imanımı amelimle birleştirmek istedim ve çok konuda sıkıntı yaşasam da buna gönülden inanarak tesettüre girdim. Bir yıl önce evlendim, eşim dini konulardaki hassasiyetlerimi biliyordu fakat tesettüre karar verip uygulamamı beklemiyordu sanırım. İsyanda ve küfürde olmamasına rağmen mü’min bir kadın gibi yaşamaya çalışmam eskisi gibi gezmemem evimde oturmam, onunla ilişkimde rol ve sorumluluk olarak hiçbir şey değiştirmememe rağmen sürekli dinle ilgilendiğimi bahane ederek içkili arkadaş toplantılarına gidiyor, evi dışında her şeye vakit ayırıyor. Alenen gördüğüm ve harama düştüğünü düşündüğüm bir konuda hem bir müslüman hem de eş olarak tatlı tatlı uyarmaya çalışıyorum. Fakat hemen yanlış anlıyor. Ben de soğutmamak için susuyorum. Daha önce de bir farkı yoktu ama ben tesettüre girdikten sonra bunu bana karşı kullanmaya başladı. İmtihanımdır deyip sabrediyorum. Örtümle o kadar mutluyum ki aslında pek de gözümde değil dünya. Bu onun da sınavı, inşallah o da huzur bulur diyor sonumuzu Rabb’ime havale ediyorum. Eşime karşı eşlik görevleri mi de yerine getiriyorum. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellemin eş seçiminde dikkat etmemiz gerektiğini söylediğini biliyorum, ben bu konuda geç kaldım. Ben sabretmeyi düşünüyorum. Rabb’im neylerse güzel eyler. Fakat eşime göz yummakta (faizli kredi çekmesi, içki gibi konularda) ya da onun istediği tarzda bir kadın olmadığım için (benimle hayatı paylaşamayacağını, ona karışacağımı, rahatça tatile gidemeyeceğimizi söylüyor) evlilikten soğumasında bir günahım var mıdır?
Selamünaleyküm. Biz, Rabbimizin rızasını en önde tutacağız. İnsanî ilişkilerimizi de önemseyeceğiz. İkisi bir arada yürürse sıkıntı yok. İnsanî ilişkilerimiz Rabbimize karşı bizi hatalı duruma düşürecekse tercihimiz Rabbimizden yana olur. Kıran döken taraf olmak yok. Sabreden oluruz. Dinden ve özellikle de kesin emirler ve yasaklardan taviz veren ise olmayız.