Sayın hocam, ben tuvalette abdest bozduktan sonra namazın geçerli olabilmesi için gerekli olan taharetlenmenin nasıl olması gerektiği konusunda yardımınızı rica ediyorum. Çünkü tam manası ile idrarın bitmesini beklemek çok zaman alabiliyor ve tuvaletten çıktıktan sonra da damlamanın devam etmesi vaki olabiliyor. Bu konuda biraz araştırma yaptım ise de çok açık bir ifade ile karşılaşamadım. Bunun peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem zamanında nasıl değerlendirildiğini ve idrarın hükmünü somut bir biçimde açıklayabilir misiniz?
İdrar konusunu ciddi tutmamız şarttır. Kabir azabına bile neden olacak bir konunun hafife alınması doğru olmaz. Ancak ciddiye almakla vesvese konusu yapmak arasında da bir denge çizgisi tutturmalıyız. Hedefimiz, bilerek tek bir damlanın bile çamaşırımıza damlamamasını sağlamaktır. Bunun için, tuvalette iken elle sıvazlayarak son damlamanın da kesildiğine kani olup öyle çıkılmalıdır. (Eğer iki namaz arasında kesilmeyecek kadar damlama gözle izlenecek şekilde devam ediyorsa zaten özürlü durumuna düşüldüğü için yeni bir durum söz konusu olacaktır.) Namaz kılmadan önce veya namaz esnasında bir damlama görülürse abdestin yeniden alınması gerekmektedir. Bu konuda vesveseye düşecek durumda olanlar, pamuk ve benzeri bir şey tıkamayı deneyebilirler. Ama bunun tıbben sakıncalı olması da muhtemeldir. Tıp kadar vesveseye kapı açması bakımından da doğru olmayabilir. İleri yaşlarda olmayanlar için idrar sızması çok yaygın bir durum değildir. Mesele ciddi tutulduğu sürece biiznillah bir sakınca olmayacaktır. Özellikle bu tür konuları, dinin bütünü gibi telakki eden anlayış neticede vesveseye götürmektedir. Dikkatli olalım. Allah’a emanet olun.