Ramazan’dan önce “şek günü”, yâni şüphe günü diye bir gün vardır. Bu gün Şaban ayının son günü mü, yoksa Ramazan ayının ilk günü mü olduğu hususunda şüpheye düşülen gündür. Şüpheli görülen böyle bir günde oruç tutmak mekruhtur. Fakat, şek günü olmadığı hususunda kesin bir bilgi varsa oruç tutulabilir. Hattâ Ramazan gelmeden iki-üç gün önce oruca başlamak da mümkündür. Çünkü, bu oruç, Şaban ayında tutulan nâfile oruçtur. Bunun da sevabı vardır.
Günümüzde Ramazan hilâlinin tesbiti ve başlangıcı astronomik hesap ve takvim yoluyla yapıldığından Ramazan’dan bir gün önce oruç tutmak câizdir. Bunun adına “Ramazan’ı karşılama” denmesinin hikmeti de şuradan kaynaklanmış olabilir.
Peygamber Efendimiz (asm) Ramazan ayına hürmetten dolayı Şaban ayında oruç tutulmasını tavsiye ederdi. Enes bin Mâlik’in rivâyetine göre, bir seferinde sahabeler Peygamberimize sordular:
“Yâ Resulallah, Ramazan’dan başka fazileti en çok olan oruç hangi aydadır?”
Bu soruya Peygamberimiz şöyle cevap verdiler:
“Ramazan’a hürmeten Şaban ayında tutulan oruçtur.” (Tirmizî, Zekât: 28)
Bu hadiste sözü edilen faziletten dolayı Ramazan’dan birkaç gün önce Şaban ayı içinde oruç tutmak câiz ve sevaplıdır.
Ramazan’dan sonra tutulan oruca gelince; Ramazan’ı “uğurlama” niyetiyle oruç tutulmaz. Böyle bir oruç da yoktur. Ancak, “Kim Ramazan orucunu tutar, sonra bunun arkasından Şevval’dan altı gün oruç tutarsa, onun tutmuş olduğu oruç, yıl boyunca tutulan oruç gibidir.” (İbni Mace, Sıyam: 33) mealindeki hadisten hareket eden müçtehidlerden bazıları, Ramazan’ı müteakip Bayramın birinci gününden sonra Şevval ayı içinde oruç tutmayı müstehap saymışlardır. Bu oruç nafile bir oruçtur. Fakat, başta İmam-ı Âzam olmak üzere İmam-ı Mâlik ve Ebû Yusuf gibi âlimler de, “halk bu orucu vacip bir oruç zanneder” endişesiyle Şevval ayında oruç tutulmamasını daha uygun bulmuşlardır. Selef ulemâsından da hiçbir âlim Şevval orucu tutmamıştır.
Bununla beraber sevabı hatırı için Şevval ayında oruç tutulabilir. Fakat, bunu vacip bir oruç olarak değil de, nafile olarak bilmek lâzımdır.