Babamla bir konuda ters düştük. Olay şöyle: Geçen sene bir üniversitede bahar şenliğinde bir kız kardeşimiz karşı cinsten birinin omuzları üzerinde eğlenirken fotoğraflanmış ve bu fotoğraf internet ortamına düşmüştü. Bu olay üzerine bir hocamız sohbetinde bundan bahsedip bu tarz şeylerin, bahar şenliği gibi kızlı erkekli lakayt ortamların Müslümanlara uygun olmadığı üzerine konuşmuş ve bu sözler sosyal mecralarda paylaşılır olmuştu. Ben de babama, bunu paylaştığımı ve benim çevremdeki insanların bundan bir ders çıkaracağını düşündüğümü söyledim. O ise, ‘bir Müslümanın yaptığı hatayı yayarak ayıbını örtmek yerine yayıyorsunuz. Birinin hatası üzerinden tebliğ olmaz’ diye benimle münakaşaya girdi. Aslında dediği mantıklı. Yani bir Müslümanın ayıbı yayılmış oluyor. Bu, bana ve tanıdığım bir kişiye bu tarz ortamlardan katiyen uzak durmamı hatırlattı. Aslında iyi bir şeye vesile oldu çünkü ikimiz de şenliğe gitmeyi düşünüyorduk bir ara, sonra vazgeçtik. Ben bu olayın böyle bir etki oluşturduğunu, aslında iyi bir şeye vesile olduğunu söylediysem de babam fikrinden dönmedi.
Burada bir Müslümanın ayıbını yayarak bizim bunun üzerinden ders çıkarmamız ne kadar doğru? Peygamber efendimiz zamanında böyle hatalardan çıkarılan dersler belirtilmiş midir? Sonuçta burada kişi belirtilmiyor ve onunla alakalı bir bilgi yok, yine de bu dedikodu olur mu?
Bu tartışma için haklıyı belirlemek çok zordur. Her iki tarafı da haklı veya haksız gösterebilecek sonuçlar bulunabilir. Babanızın sözünün daha etkili olduğunu zannediyoruz yine de; Anadolu deyimiyle ‘eşeğin aklına karpuz kabuğu getirmek’ ifadesi zannediyorum babanızın daha haklı olduğunu gösteriyor. Genel hatları ile belirtmekle ayrıntıları göstermek arasında gelip gidebilir bu mesele. Allah yardımcımız olsun.