“Devletin verdiği konut kredisini almak caiz midir? Devletin verdiği konut kredisi, faizi enflasyondan düşük olduğu sürece alınır, ödenen fazlalık reel faiz değildir; yani yasaklanan faiz kapsamına girmez. Ödenecek fazlalık enflasyon oranını aşarsa bu takdirde de konutu olmayan ve kredisiz de konut sahibi olamayanlar bu krediyi alabilirler.”
Değerli hocam; yukarıda Hayrettin Karaman’ın devletin verdiği konut kredisi alınır mı, caiz midir? sorusuna internet sitesinden verdiği cevap var. Ben bir katılım bankasında çalışıyorum ve danışman hocamız H. Karaman. Karaman hocaya göre her ne olursa olsun kredisiz ev alma gücü olmayanlar devletin verdiği konut kredisini kullanabileceklerdir, bu caizdir. Tabi günümüz finans sektöründe konut kredisini bankalar veriyorlar, devletin verdiği konut kredisinden kasıt, Ziraat Bankası, Halk Bankası ve Vakıf Bank gibi devletin hissedarı olduğu bankalar aracılığıyla verilen krediler. Şimdi müslümanların bu hususta alternatifleri katılım bankaları. Katılım bankaları olarak konut finansmanında konut almak isteyen müşterimize sözlü vekalet veriyoruz ve bizim finansman desteğimizle satıcı ile pazarlık yapıp bizimle anapara+kar toplamından sözleşme imzalayarak konut finansmanını kullanmış oluyor. Fakat bir kamu bankasının havuzundaki para ile bizim katılım bankalarının elindeki para arasında hacim bakımından çok ciddi farklar var. Bunun olumsuz yansımasından hareketle kıt kaynağımız olan parayı ticarete aracı kılarken (konut alımı sadece bir çeşididir) finansman desteği olarak bireylere yansıttığımız kar payı haliyle kamu bankalarından fazla oluyor. Yani istisnalar dışında müşterilerimiz daha fazla maliyete katlanabiliyorlar. Hocam devletin çoğunluk hissesine sahip olduğu bankalardan konut alımı için borçlanmak helal midir? Devlet bankaları faizli bankalardır ve bizi ürküten bankalardır. Fakat Karaman hocanın değerlendirmesini ne yapacağız? Bu icazetten hareketle, hem de daha ucuza mal olduğu için devlet bankalarından konut alımı için borçlanmak ne kadar doğru olacaktır? %95’inin müslüman olduğu ülkemizde katılım bankalarının bankacılık sektöründeki payı %6’yı da geçmemektedir. Yani 95 müslümandan 5,7’si katılım bankaları ile çalışıyor demek nicelik olarak doğru bir karşılaştırma olmaz belki ama iyi kötü bize bir fikir verebilir diye düşünüyorum. Özellikle devlet bankalarından konut alımı için borçlanmak helal midir?
Sözünü ettiğiniz hocaefendi, Müslümanların hocalarındandır. Dolayısıyla onun görüşü ile hareket edenler açısından batıl denebilecek bir iş yapılmış olmaz. Ama benim şahsi kanaatim o yönde değildir. Ben zaruretin, hoca efendinin kullandığı kadar esnek olmadığını zannediyorum. Devlet bankaları ile ‘ev’ edinme amaçlı bir işbirliğinin caiz olması için daha ağır şartların zaruret sınırlarına gireceği yönünde bir kanaatim vardır. Zira faize giden yol bir kere aralandı mı onun sonunu bulmak mümkün değildir. Faiz ve zina, ilk açılan menfezden hızlıca giren ve durdurulamayan iki günahtır. Allah sonumuzu hayretsin.