Almanya’da camilerin yüzde doksan dokuzu banka kredileriyle satın alınmıştır. Belki zaruretten dolayı bir kredi alınmış denebilir ama caminin bakım veya başka ihtiyaçlarının karşılanmasında hemen bankaya koşulması doğru mudur? Bir de burada çoğunluk burası darül harb deyip hacımız hocamız da dahil olmak üzere ev ve araba kredisi alıyorlar, hatta çok rahatlar hiçbir sıkıntı belirtileri yok. Açıkçası yıllar önce ben de almayı düşünüyordum ama sizin sohbetlerinizi dinlemeye başladıktan sonra vazgeçtim. Allah razı olsun. İnşallah krediye bulaşmayı da düşünmüyorum artık. Bizler burada maddi zorluklar ve sıkıntılar, Türkiye’deki bazı zamanlara göre kıyaslarsak, çekmedik. Hatta Türkiye’den din eğitimi bakımından daha özgür olduğumuz zamanlar oldu. Tabii ki bazı sıkıntılar da var. Böyle bir durumda faize bulaşma konusunda darül harb deyip bulaşmaya fetva var, yapılabilir diyebilir miyiz? Burada sınır nedir, nasıl belirlenir?
Selamünaleyküm. Avrupa’daki mü’min kardeşlerimizin onca emeğe rağmen yaşadıkları dağınıklık, birbirleri ile kenetlenmeme, camide bile bir araya gelememe gibi üzücü durumların temel nedenlerinden birinin faizin camiye kadar girmiş olması olduğunu düşünüyorum. Hiçbir şekilde faizle cami inşa edilemez. Bu bir kayış sürecidir. Darulharp kavramı, Avrupa’daki kardeşlerimizin durumuna uyarlanabilir bir kavram değildir.