Hazret-i Ömer ‘r.a.’ anlatıyor:
– Bir gün Resûl-i ekrem ‘sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem’ bize askeri donatmak için sadaka getirin diye emr etdiler. Benim malımın çok olduğu bir zemân idi. Gönlümden geçdi ki her zemânda kardeşim Ebû Bekr ‘radıyallahü teâlâ anh’ sadaka husûsunda hepimizden fazla sadaka verirdi. Ammâ bu def’a ben ondan fazla vereyim diye malımın yarısını götürdüm.
Resûlullah ‘sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem’ buyurdular ki
–
Yâ Ömer! Ev halkına ne alıkoydun.
Dedim ki
– Yâ Resûlallah! Yarısını alıkoydum. Bu sırada Ebû Bekr ‘radıyallahü anh’ cümle malını getirip koydu. Hazret-i Fahr-i Enbiyâ buyurdu ki
– Yâ Ebâ Bekr!Ev halkına ne alıkoydun?
Ebû Bekr
– Yâ Resûlallah! Ehlime Allahü teâlâyı ve Resûlünü alıkoydum deyince
– İkinizin arasındaki fark cevâbınız arasında olan fark gibidir buyurdular.
Ondan sonra Ebû Bekr-i Sıddîkın her bir işde önüne geçme ümmidimi kesdim.